Esnek ekonomi (İngilizce adıyla “gig economy”) iş dünyası çevrelerinde oldukça sık duyulan bir kavram olmaya başladı. Oxford’a göre, esnek ekonominin tanımı şu: “Kalıcı işlerin aksine kısa vadeli sözleşmelerin yaygınlığı veya serbest çalışma ile karakterize edilen bir iş gücü piyasası”. Esnek ekonomi, özellikle internet ve dijital platformların yaygınlaşmasıyla birlikte yükselişe geçti. Çünkü önemli bir kısmı online bir platform aracılığıyla müşteriler veya müşterilerle bağlantı kurmayı içeren esnek, geçici veya serbest işlere dayanıyor. Bu tür işlerde çalışanlara, serbest çalışan web tasarımcıları veya fotoğrafçılar, Instagram üzerinden çalışan pazarlama uzmanları, evlerini dijital platformlar üzerinden kiralayarak gelir elde edenler örnek verilebilir. Yani, esnek ekonomi işlerinin ortak noktası; geleneksel bir kurumsal yapının içinde maaş alarak çalışmak yerine bağımsız ve iş bazlı olarak çalışmak olarak ifade edilebilir.
Yapılan araştırmalar; esnek ekonominin Amerika, Çin ve Hindistan gibi bazı ülkelerde çok yakında “birincil geçim kaynağı” olacağını gösteriyor. Uzmanlar, çalışanların esnek ekonomiye yönelmesinin sebepleri arasında; iş düzeninde esneklik arayışı, esnek ekonominin beraberinde getirdiği özgürlük hissi, ek gelir yaratma arayışı ve insanların kendileri olabilme duygusunu sayıyor.
Tabii zorunlu olarak esnek ekonomiye yönelenlere de daha farklı ve hassas bir gözlükle bakmak gerekiyor: Esnek ekonomi çalışanları; kurumsal yapının yokluğu içinde belirsizlik ve maddi güvence eksikliği gibi etkenler sebebiyle sosyal ve ekonomik sıkıntılar yaşayabiliyorlar. Elbette bunlar sadece tanıtıcı bazı bilgiler. İlginizi çektiyse esnek ekonomiyi daha çok araştırmayı unutmayın!
Kaynak: Harvard Business Review Türkiye
