Anasayfa > Güncel Haber ve Duyurular > Van Gogh’un Hayatı ve Eserleri Hakkında Az Bilinenler

Van Gogh’un Hayatı ve Eserleri Hakkında Az Bilinenler

06 Mayıs 2022 / Kültür-Sanat

  • 722 |
  • okuma süresi: 2 dk
Van Gogh’un Hayatı ve Eserleri Hakkında Az Bilinenler


Van Gogh Kimdir?

Vincent Van Gogh, 1853’te Hollanda’da doğmuştu. On yıldan biraz uzun süren ressamlık kariyerine yaklaşık 1000 çizim 900’den fazla tablo sığdırdı. Post-empresyonizm akımının en çok bilinen temsilcilerinden biri olan Vincent Van Gogh’un dünyanın en ünlü ressamlarından biri olduğunu söylesek herhalde çok abartmış olmayız. Özellikle son zamanlarda, ressamın ünlü otoportrelerini veya Yıldızlı Gece’yi (The Starry Night), çoraplardan çantalara, t-shirt’lerden bardaklara birçok yerde görmek mümkün. Biz de sizlerle bu yetenekli ressam ve ilginç kişilik hakkında biraz daha tozlu kalmış birkaç bilgi paylaşmak istedik. Bunun için de dünyanın en eski ve büyük müzayede evlerinden Sothebys’ın internet sitesini biraz kurcaladık. İşte Van Gogh hakkında ilginizi çekebilecek 7 bilgi.

1) Bunu daha önce duymuş olabilirsiniz: Van Gogh günümüzde ne kadar ünlü olsa da hayattayken üne ve başarıya hiç ulaşamadı. Yaşarken satabildiği tek tablo Kırmızı Üzüm Bağı (The Red Vineyard) adlı tablosu olmuştu.

2) 20’li yaşlarının sonuna kadar resim yapmaya başlamadı.

3) Büyük oranda kendi kendini eğitmişti: Aldığı tek resmi eğitim, ölmeden birkaç sene önce aldığı 4 aylık sanat eğitimiydi.

4) Van Gogh’un kardeşi Theo, sanatının en büyük ve genellikle tek destekçisi oldu. Theo’nun eşi Johanna ise, eşinin ve Vincent’in ölümlerinden sonra kendini kayınbiraderinin mirasını ilerletmeye ve duyurmaya adadı. Dolayısıyla, Vincent Van Gogh bugünkü ününü kardeşinin eşi Johanna’ya borçlu desek çok yanlış olmaz.

5) Soyadı “van gokh” şeklinde telaffuz ediliyor.

6) Van Gogh ve kulak olayı da oldukça ünlü fakat yanlış bilinen bir bilgi. Senelerdir birçok yerde Van Gogh’un kulağını ruhsal bir çöküntü sırasında kestiğini duymuşsunuzdur. Gerçekte ise kestiği kısım sadece kulak memesiydi ama yine de kan kaybından hastaneye yatması gerekti.

7) Spontane ve sezgisel tarzı sonucu, tablolarını genelde çok kısa sürede tamamlardı. Bu bazı eleştirmenleri kuşkuya düşürürdü. Ama o, bu konuda kardeşi Theo’ya şöyle demişti: “Birileri şu veya bu resmin fazla hızlı yapıldığını söylediğinde, onlara asıl kendilerinin resme fazla hızlı baktığını söyleyebilirsin”.