Gaslighting, son günlerde pek çoğumuzun duyduğu bir terim. Aslında belki de farkında bile olmadan bizler de bu etkiye maruz kaldık yahut çevremizde Gaslighting’e maruz kalan insanları gözlemledik ancak ne olduğunu bilmiyorduk.
Terim, Amerika’da ‘Angel Street’ olarak bilinen daha sonrasında ise Alfred Hitchcock’un ‘Gas Light’ olarak filmleştirdiği Patrick Hamilton’un 1938 yılında yazdığı bir tiyatro oyunundan ismini almıştır.
Daha sonra, Gaslighting terimi 2007 yılında Robin Stern tarafından yazılmış ‘The Gaslighting Effect’ ile popüler hale geldi ancak terim geçtiğimiz yıllarda bu denli yaygın bir şekilde kullanılmıyordu.
Gaslighting, bir kişinin psikolojik manipülasyon yoluyla karşı tarafın gerçekliğini sorgulamasına neden olduğu bir duygusal manipülasyon şeklidir. Aslında günümüzde iş hayatından siyasete, ikili ilişkilerden aile üyeleri arasındaki ilişkilere kadar yayılmış bir durum.
Gasligting maruz kalan kişinin gerçeklik algısını hedef alır. Kişi kendini, anılarını, yaşanan son olayları, karakter özelliklerini, bakış açısını ve hatta zihinsel sağlığını dahi sorgulamaya başlayabilir. Bundan etkilenen kişi sersemlemiş hisseder ve kendisinde bir sorun olup olmadığını sorgulamaya başlar. Karşı taraf ise kişiye suçlu olduğunu ya da çok hassas ve zayıf olduğunu düşündürmeye çalışır.
Gaslighting yapan insanların bazı ortak özellikleri ve davranış biçimleri mevcuttur.
Yalan söylerler
Bu insanlar genellikle narsistik eğilimler gösteren patolojik yalancılardır. Açıkça yalan söyler, olayları çarpıtır ve yalanlarına dair kanıtlar sunsanız bile geri adım atmazlar.
Sizi itibarsızlaştırmaya çalışabilirler
Aslında ciddi anlamda sağlıksız bir davranış biçiminden bahsediyoruz, hakkınızda dedikodular çıkarabilir, duygusal olarak dengeli olmadığınıza başkalarını inandırmaya çalışabilirler. Yahut başkalarının sizinle ilgili negatif şeyler söylediğine ve düşündüğüne sizi inandırmaya çalışabilirler.
Duygu ve düşüncelerinizi baskılamaya çalışabilirler
Siz karşılaştığınız durumun kaçınılmaz bir geri dönüşü olarak tepkinizi gösterirken size ‘sakin ol’ ‘neden bu kadar tepki veriyorsun’ ‘aşırı hassassın’ gibi açıklamalar yaparak duygu ve düşüncelerinizi bastırmaya ve kendinizi sorgulatmaya çalışırlar. Kendinizi onaylanmamış ve anlaşılmamış hissedersiniz.
Suçlamaların Yönünü Değiştirirler
Suçlamaları elbette kabul etmeyecekleri gibi sizin haksız olduğunuz noktaları bulmaya ve sizi haksız çıkartmaya çalışırlar. ‘Eğer böyle davranmasaydın ben de bunları yapmazdım’ gibi cümleler kullanmaları muhtemeldir.
Kabahatlerini inkâr ederler
Bu kişiler yanlış yaptıkları şeyleri inkâr etmekte ustadırlar, kötü seçimlerin sorumluluğunu almaktan kaçınırlar. Bu nedenle Gaslighting’e maruz kalan kişinin üstünde hiçbir etkisi olmamış gibi davranırlar.
Güzel sözleri silah olarak kullanırlar
Eğer davranışı fark edilmiş ve sorgulanıyorsa bu kişiler güzel sözleri aslında yine sizi manipüle etmek için kullanırlar. ‘Seni ne kadar sevdiğimi biliyorsun’ seni asla bilerek incitmem’ gibi sözler maalesef gerçek düşünceleri değildir.
Gaslighting anksiyete, depresyon, bağımlılık gibi farklı zihinsel problemleri tetikleyebilir yani ciddi bir istismar yöntemidir.
Eğer duygularınızı, kararlarınızı ve kendinizi sorguluyorsanız, gerçekliğinizden şüphe duyuyorsanız, fikirlerinizi beyan etmekten geri duruyorsanız, kendinizi savunmasız ve güvensiz hissediyorsanız, acaba söyledikleri gibi biri miyim diyorsanız düşünmenizde fayda var.
Umarı bu yazımız Gaslihting’e maruz kaldığınızı ya da etrafınızda maruz kalan birinin olduğunu tespit etmenize yardımcı olabilir.
Çünkü Gaslihting sanılandan ciddi zihinsel problemlere yol açabilecek bir istismar yöntemi ve maruz kalındığında profesyonellere başvurmanın önemi tartışılmaz.
Kaynak: verywellmind.com